Kafa Kırmak İster misiniz Gençler !!!

0
mambo
Hani burası Türkiye'ye her şeyin suyunun çıktığı yer. 5-6 aydır dumur içersindeyim yaşadığım semtte (ki nezih aile semti olarak bilinir) uyuşturucu almış başını öyle bi yürümüş ki sokakta yürürken kendimi Harlem'de zannetmeye başladım.

Daha önce sokakta gördüğüm tipler şu anda torbacı (yani satıcı), esrar kullanımı 15-16 yaşlarına kadar düşmüş. Esrar temin etmesi sadece 5 dakika sürüyor. İşin ilginç tarafı bu olayın polisler de biliyor fakat bişey yapamıyorlar ya da yapmıyorlar.
Asıl büyük dumur olayını ise geçen gün yaşadım. Mahallede tanıdığımız bildiğimiz bi abi gelip "Kafa Kırmak İstermisiniz Gençler" dedi. Bu olaydan sonra bu olayında suyunun çıktığını anladım. Bu yaz yapılan partilerin bu kadar rağbet görmesinin de en önemli nedeni UYUŞTURUCU, eğlenip(!) kafaları dağıtmak için tam yeri.

Buna her kez seyirci sanırım kronik huyumuz Batıdan bulduğunu al uygula.

Biri Bizi Yönetiyor...

Görüşler

0
anonim
Daha 15-16 yaşlarda yapılmaya başlanan neler var etrafına iyi bi bak dumur olmakta geç kalmazsın...
0
anonim
0
anonim
Yalcin Kücügün tabiriyle Tekelistan
0
Wookiert
Afyon isminde bir şehri bulunan ülkede neden garip kaçtığını pek anlayamadım açıkçası, sakın sen olayları duymakta biraz geç kalmış olmayasın?

Şöyle teyzelerini, dayılarını bir yoklarsan büyük bir ihtimalle tüttürmek aktivitesi için eskiden günlerin düzenlendiğini, eşin, dostun birbirlerine bu amaçla misafirliğe gittiklerini bulabilirsin.

0
anonim
turkiyedeki hangi yasadisi olay polisten habersiz yapiliyor ki ??
0
anonim
kendi işinize bakın salaklar. benim kafam beni ilgilendirir. sizin gibi işi gücü olmayıp başkalarının yaptıklarıyla uğraşanlar beni hasta ediyor. GENÇLER!!!
0
anonim
kafayı kırmak yerine, kafayı toplayan kortexx için şifalı bir bitki... nam-ı diğer şifre çözücü(decoder) yeni nesil!!! böyle söylüyor.Bira' sı bile var. İştah açıcı ve ağrı kesici olarak satılıyor bazı memleketlerde!(üretici firmaya kadar irtibattayım, ben içtim tavsiye ederim. Gerçi biraz pahalı ama gerçekten yapım aşamasında çok büyük emek ve çok büyük zahmet gerektiriyor.) Sorarım size, çok okuyan mı bilir yoksa çok gezen mi??? Şu söyleyeceklerimi hiçbir zaman unutmayın yada unutmamaya çalışın. Ben dünyada ölümsüzlüğe çare bulan tek varlığım. Sayfa bir rüzgarla kaybolmuş olabilir; ama yazdıklarımı hiçbir vakit unutmam. Çok kızıyorum bazen size. Neden? Neden araştırmadan fikir yürütüyor sunuz? Şu ana kadar yazdıklarımı görünce İŞTE KAFAYI KIRMIŞ ADAM!! dediğinizi işitir gibi oluyorum. Anlıyorum sizleri. Daha balasınız. Türkçeye çeviriyorum OT' tur GÜNAHI!! yoktur. Günaha çevirebilecek tek varlıkta sizlersiniz. Size tek tavsiyem şudur, ne yaparsanız yapın, hangi ortamlara girerseniz girin, yalvarıyorum KİMYASAL'lardan uzak durun!! Eğer bir nebat, laboratuvardan içeri girmiş ise o nebat(art niyetli, ruhunu satmış varlıklar tarafından) günah yaymaya hazırlanıyordur. Görüşmek dileği ile... Allah' a ısmarladık..!Not: Belirtmeme gerek var mı bilmiyorum ama, kim olduğumu tahmin etmişsinizdir artık. Sizin dilinizde yazıyorum. LKMN:))) (bunuda yaptırdınız bana en sonunda) SAĞLICAKLI KALIN.....
0
anonim
yazınızı okudum ama hala inanasım gelmiyor nedense.hayir yani yazdıklarınızda çok mantıklı. nasıl yani yaaa nasıl nasıl nasıl??????????
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Kendi Siteni Kendin Kapat

anonim

Birçok siteye Türkiye'den erişimin yasaklanması gün geçtikçe daha çok internet kullanıcısını rahatsız ediyor. Bu konuda daha fazla kişiyi bilinçlendirmek amaçlı başlatılan bir kampanya ile herkes kendi sitesini kendisi kapatıyor. 20 Ağustos Çarşamba gününe kadar sürecek kampanya detaylarına buradan ulaşılabilir.

Türkiye´de Bilim Teknoloji ve İnsani Gelişme Düzeyi

FZ

Gerçek bilimin değeri hatta göstergesi, kanımca, ondan türetilebilen buluş ve ürünlerdir. G.W.Leibniz

``Bu yazı Türkiye’de bilim ve teknoloji politikalarının hazırlanması, uygulanması ve ARGE çalışmaları konusunda atılan adımların kısa bir özetini çıkarmak, bununla ilişkili olarak Türkiye adresli (çıkışlı değil) bilimsel yayın sayısındaki artışa ilişkin son günlerdeki tartışmaları Türk insanının gelişimi ile ilişkilendirerek irdelemek için hazırlanmıştır. Burada anahtar sözcük "insan gelişimi"dir.

... Üstelik toplam yayın sayısında sağlanan bu artışa karşın ortalama atıf sayısının düşmesi (yayın sayıları Türkiye’nin altında olup ta atıf sayıları Türkiye’nin üstünde hatta iki katı olan ülkelerin sayısı azımsanmayacak düzeyde) ve etki faktörünün hemen hemen sabit kalması (bkz., CBT 832), aşağıda da gösterileceği üzere, yapılan yayınların kaliteden ödün verilerek, endüstri ve üretimden kopuk, genelde ünvan ve parasal ödül alma amaçlarına yönelik olduğunun önemli bir göstergesi.

... Küçük örneklemelerle yapılan çalışmalar bu yayınların ne değerde olduğunu ortaya koymakta. Örneğin, (elektrik, elektronik, haberleşme, bilgisayar ve benzeri dalları içeren) bilişim teknolojileri ve uygulamaları alanlarında uluslararası saygın dergilerin başında ABD’de basılan IEEE, İngiltere’de basılan IEE dergileri gelmekte. Bu dergilerde basılan Türkiye adresli toplam yayın sayısı son on yılda ortalama 50 civarında (bu 50 yayının da ortalama % 60’ı sadece Türk yazarlarınca, % 40’ı ise yurt dışı ortaklıklarla gerçeklenmekte). Gelişmiş ülkelerde istihdamın % 50'sinden fazlasını yaratan böyle bir alandaki yayınlarımızın toplamın sadece % 0.5 oluşturması çok düşündürücü ve yayınlarımızın ne kadar ülke gereksinimlerinden kopuk olduğunun iyi bir göstergesi.´´

Prof. Dr. Levent Sevgi ve Prof. Dr. Nejat İnce tarafından yazılmış olan bu önemli makalenin tam metnine buradan erişebilirsiniz.

Kaynak: Cumhuriyet Bilim Teknik, 24 Ocak 2004, Sayı: 879

Bir başka toplumsal sorumluluk projesi: Türk Telekom

FZ

Sosyal sorumluluk projeleri, kişilerin ya da kurumların yaşadıkları, gelirlerini kazandığı topluma karşı bir borç ödeme olarak düşünülebilir.

turk.internet.com geçen hafta İşte Sosyal Sorumluluk Projesi Böyle Olur başlıklı bir yazı yayınlamıştı.

Sitede son yayınlanan haberlerden birine göre Türk Telekom da benzer bir yoldan gidiyor...

Pardus'la İlgili Muazzam Bir Teşekkür Mektubu

FZ

Şimdiye dek okuduğumuz en fantastik teşekkür mektubunu paylaşmak istedik. Özellikle son kısım bizi bizden aldı: "Siz saygıdeğer takipçilerimize oylamaya göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür ederiz.

Ancak, üniversite yerleşkelerini düşündüğümüzden IP sınırlandırması getirmediğimiz oylama sisteminin kayıtlarına baktığımızda, verilen çoğu kötü oyun aynı IP üzerinden gönderildiğini ve bu IP’nin İstanbul’daki bir KabloNet abonesine ait olduğunu tespit ettik.

Yargı Sisteminde Sayısallaşma Adımları

FZ

Adalet Bakanlığı, yargı sisteminin daha hızlı, güvenilir ve "sayısal" şekilde işlemesi için UYAP'ı (Ulusal Yargı Ağı Projesi) yavaş yavaş devreye sokuyor.

Yargı sisteminin daha kesintisiz ve kolay işlemesi için devreye sokulan sistemlerden biri de avukatların kullanması için hazırlanmış e-takip sistemi. Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca kamuya sunulan e-takip programı Java ile geliştirilmiş ve girilen verileri XML tabanlı bir metin dosyasında saklıyor. Program, 512 MB'lık Pentium IV işlemcili bir PC'de bir miktar hantal çalışmakla birlikte iş görür vaziyette. Yine de, hukukçu arkadaşlarımızdan aldığımız duyumlara göre pek çok hukuk bürosunun işlerinde yavaşlamalar ve aksamalar olduğu söyleniyor.

UYAP ile ilgili verilen bilgilerden birkaç dikkat çekici alıntı: