Küçük mucidin el kitabı :)

0
conan
Siz de benim gibi evde bulduğunuz herhangi bir maddeden işe yarar (ya da yaramaz) şeyler yaratmayı sever misiniz bilemeyecegim. Ama sanırım ben bu dünyada varsam, benim gibilerinin de olması muhtemel.

İşte bu tip seyleri yaparken karşılaştığım şeyleri paylaşmak istedim bir anda sizlerle. Ama öncelikle sanırım konuyu biraz daha açmalıyım.

Yaratmak ile neyi kasdediyorum? Örneğin klavyenizin önünde iki ataç bir mıknatıs ve de bir pil varken bunları birbirine ekleyip elektrik yaratan (ya da manyetik alan oluşturan) bir basit alet yapar mısınız? Ya da yeni satın aldığınız hava durumu ölçen aletinizin termometresi ıslanmasın diye bir plastik bardak ve alüminyum folyo ile bir koruyucu başlık yaratır mısınız? (Demin yaptım da hehe) En azından bu tip şeylerle uğrasanlara ya da uğraşmak isteyenlere deneyimlerimi aktarmak istedim.

Önemli Faktörler:
1) Negatif faktörler: "AAHHAHAAAA" lan salağa bak! Olm işin mi yok bunlarla uğraşıyorsun?", "Olm sen de ne manyak adamsın!?", "Bunları yapacağına git derslerini yap, kitap oku..." şeklinde konuşan şahıslar (anne, baba, kardeş, arkadaş, kız/erkek arkadaş, komşu...) sizin üzerinizde kesinlikle negatif etki yapacak faktörlerdir. Size söyleyebileceğim tek şey bu insanları dinlemeyin! Bu tip laf salatalarını geçiştirmenin en güzel yolu konuşanla ilgilenmeden, kafa sallayarak: "he, he, .. evet, hmm, dogru..." gibi manasız kelimelerle kişiyi başından savmaktır. Ve emin olabilirsiniz ki gerçekleştirdiğiniz küçük projenizin "çalıştığını!" gördüklerinde demin boş boş konuşan şahısların bir çoğu bi anda: "Abi nasıl yaptın ya!", "Bana da öğret" gibi yalaka moduna geçeceklerdir. (%100 garantilidir, denenmiştir)

2) Pozitif Faktörler: Sizin gibi bu tip işlerle uğraşmayı seven başka arkadaşlarınız kesinlikle pozitif faktördürler. Elinden bu tip işler gelemeyen, ama içinde bişeyler yaratma isteği ile yanıp tutuşan insanlar bile en azından, kaba tabirle "yalakalık" yaparak en azından bu işi başarmanızda sizde kamçılayıcı etki yaratacaklardır.

Bir başka pozitif faktör ise yapmaya çalıştığınız şeyin ilk filizlerini vermesi. Yani başka bir deyişle yarattığınız nesnenin ilk kımıldanışları :) Örneğin bir pırpır uçak mı dizayn ediyorsunuz. İlk iskeletinin koridorun bir ucundan öbür ucuna uçup çakılarak iskelet haline geri dönmesi!! (En azından ucuyor!) Evet bu her ne kadar negatif faktörlerin içinde yer alabilse de birşeylerin çalıştığını görmek benim için her zaman üzerine gidici birşey olmuştur.

Plan program: Eh... Buna ben kesinlikle inanmazdım. Taa ki gerçekten büyük birşeyler yaratmaya başlayıncaya kadar :) Her zaman elinizin altında bulunacak bir plan, program, iş bölümü, zaman çizelgesi büyük projeleriniz için kesinlikle kamçılayıcı ve düzenleyici bir etken.

Tabii ki bir proje masası, evde bulunan ise yarayabilecek "artıkların" bir listesi, aynı evi paylaştığınız kişilerden sakladığınız "haa bu bir gün işe yarar" dediğiniz nesneleri kolaylıkla depolayabileceğiniz bir mekan tipinde faktörler de oldukça yararlıdır. (Benim hiç olmadı ama olanları tanıyorum) ;)

Bir kaç öneri:
Öncelikle işe içinizden geldiği gibi başlayın. Örneğin kartondan minik bir araba modülü yapacaksanız, ya da önünüzdeki matchbox arabaya kızkovalayan takarak turbo propulsion yaratacaksanız gerçekten kafanıza göre takılın. Ama bir robot, UFO, hovercraft, vs... yapacaksanız aşamalandırın.

Paylaşın! Bulduğunuz edindiğiniz deneyimleri başkalarıyla paylaşın! Okulunuzda, evinizin çevresinde, kantinde, internette akla gelebilecek heryerde böyle insanlar olduğunu unutmayın, onlarla tanışın... (Örnek: 13 yaşımda maytap'tan sis bombası yaparken kaşlarımı yaktığımda iki yeni arkadaşım olmuştu) ;)

Ve herşeyden önce şunu unutmayın! İmkanlı olanı herkes yapabilir. İmkansız gözükeni deneyin ;) İçinizden küçük mucidi eksik etmeyin

Buluşlu günler diliyorum.

Not: Türkçe klavyem yok. Bu yazıyı ve diğer yazılarımı Türkçe karakterlerle yazmayı çok isterdim. Biliyorum fazlamesai bu konuda çok hassas ama dilerseniz benim yazılarımda bir exception yapın. Üzülüyorum siz her yazıyı düzeltiyorsunuz diye! Yazı yazamuyorum hehe. ;)

Editörün notu: Sen dert etme, yazılarını eksik etme yeter. En büyük derdimiz bu olsun...

Görüşler

0
anonim
Türkçe karakter kullanmışsın ama :))
0
conan
Ben kullanmamistim. Sagolsunlar kontrol ederken Turkce'ye ceviriyorlar. :) Eline saglik butch...
0
anonim
Miawwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwwww

irma:p
0
anonim
Simdi dusunuyorum da, kucukken hayal ettigim bi suru sey bugun gercekten var. Eminim ki hepsini kucuk kucuk mucidler yaratti. Dusunsenize oyle bisiler yapmakla ugrassaniz millet kafa bulur ama dusunmezler gunluk hayatlarinda kullandiklari seylerin nasil icad edildigini. Harbi cok usengec ve tembeliz yani. En azindan ben oyleyim =)
Belki de milletce imkansiz gozuken seyleri yapmaya cekiniyoruz.
0
anonim
bu kitabı nerden bulabilirim başarılar
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

coLinux : Windows Altında Debian Mı ?

darkhunter

Bir gün Windows altında da (birbirimizi kandırmayalım ara sıra hepimiz açıyoruz :)) GNULinux kullanmak istedim. Yaptığım şeyleri şöyle bir derledim, ortaya bu yazı çıktı. Umarım birilerinin işine yarar. Belki arada bir fazlamesai.net'i gezen ama bir türlü Linux ile tanışamayanlara bir vesile olur. Windows'a bile girdik, daha ne yapalım! Kurun şu GNU/Linux'ü :)

Ruby Kullanıcı Kılavuzu Artık Türkçe

anonim

Ve en sonunda Ruby ile ilgili Türkçe bir başlangıç belgesi bulunuyor. Orjinali Ruby'nin yaratıcısı Yukihiro Matsumoto ( a.k.a Matz ) tarafından yazılan belge Pınar Yanardağ tarafından Türkçe'ye kazandırıldı. Bu belgenin yeni başlayacak tüm Ruby meraklılarının eğlencelerine katkısı olacağına inanıyor, ayrıca bir ilki gerçekleştirmesinden dolayı Pınar Hanımı tebrik etmek istiyorum. Herkese mutlu kodlar dilerim...

Yazılımbilim - 1. Bölüm

malkocoglu

Teorik yazılımbilim, günümüzdeki bilgisayarların soyut temelini oluştuyor. Bu alanda isimleri tanıdık gelen Turing, Church gibi kimseler olduğu gibi, diğer alanlardan bilim adamları mevcuttur, mesela Kurt Gödel. Tarihçesi belki de ünlü matematikçi Hilbert'in 1900 yılında bir beyan ettiği "açık problemler"'den 10'cusuna kadar giden yazılımbilim, bir problemin çözülebilirliğini ispat etmek için algoritmanın ne olduğundan başlayarak, bazı algoritmaların çözülemeyeceğini bulmak ile devam etti, ve nihai olarak günümuz donanımının altyapısını hazırlayarak önemli bir alan olarak kendini ispat etti.

Firewall Engelini Aşıp Evden Çalışmak İsteyenler İçin: revinetd

FZ

Uzunca bir zamandır heterojen ağ ortamlarında, firewall idi, sistem yöneticisinin kaygıları idi, evden ofisteki ağa bağlanma idi, filanca yazılım falanca iş için uygun ama her şey için değil... vs. gibi dertlerle boğuşurken eMBA yazılım ekibimizden Ercümend Oyuktaş'ın keşfettiği minik bir yazılım ile dertlerimize son verdik.

Okuyacağınız kılavuzun işinize yaramasını ümit ederiz. Yazının orjinaline buradan erişebilirsiniz.

Debian ile Mantıksal Hacim Yönetimi (LVM)

FZ

Türk Debian kullanıcıları camiasının çalışkan ve üretken bireylerinden Serdar Aytekin Debian GNU/Linux kullanarak mantıksal hacim yönetimi (LVM - Logical Volume Management) gerçekleştirmeye dair güzel bir yazı hazırlamış.

İçerik ve seviye olarak orta ve üst düzey sistem yöneticilerine hitap eden bu yazı, "7-8 adet 200 GB'lik SCSI diski bilgisayarıma bağlayıp bunları tek bir disk gibi görmek ya da 3'e bölüp 3 üç farklı disk gibi görmek, sonra istersem kolayca yeni disk takıp hacmi ve dosya sistemini büyütmek istiyorum" gibi cümleler kuran kişilerin işine yarayacak türden.

Bu tür cümlelerin çok değil 4-5 yıl öncesine dek ancak onbinlerce, yüzbinlerce dolarlık makinalar ve ticari UNIX türevi işletim sistemleri barındıran bilgi işlem merkezlerinde kurulduğu ve özel, pahalı yazılımlar gerektirdiği düşünülecek olursa bilgisayarla profesyonel olarak uğraşan bilgi işlemciler için GNU/Linux'un, Debian'ın kıymeti bir kez daha anlaşılır diye düşünüyorum. Bu kadar laftan sonra hadi artık makale adresini versene diyenler için, buyrun: Debian ile Mantıksal Hacim Yönetimi (LVM).