Türkiye'nin Bilişim Karnesi: Yine Sınıfta Kaldık

0
FZ
3 milyar dolarlık bir pazar yaratan Türk bilişim sektörünün ağırlığı donanım satışı üstüne. Yazılımın payı hâlâ çok küçük. Türk firmaların yazılım ihracatıysa 80 milyon doları geçmiyor. Örneğin Hindistan'da bu rakam 15 milyar dolar; 2008 yılı hedefiyse 50 milyar dolar.

Araştırma şirketi Gartner'ın DataQuest raporuna göre Türkiye 1000 kişi başına toplam PC sayısı sıralamasında 44. sırayla en dipteki ülkelerden biri.

Türklerin yüzde 77'si bilgisayar, yüzde 82.5'iyse internet kullanmamamış.
2006 sonuna kadar satılması hedeflenen 2 milyon 200 bin yeni PC ile Türkiye'deki toplam kişisel bilgisayar sayısının 5 milyon 500 bine ulaşması bekleniyor. Böylece yaygınlık yüzde 8 olacak. Bu oran Avrupalı ve Uzakdoğulu rakiplerin çok altında kalıyor.

TBD raporuna göre teknoparklar; yani üniversite kampüslerindeki teknoloji geliştirme bölgeleri beklenen faydayı sağlamadı. Birçok firma sadece vergi avantajı nedeniyle yerleşti. Üniversitelerse emlakçılık yapmaktan öteye gidemedi.

Türkiye'nin bilgi işlemde geldiği seviyeye dair daha detaylı bilgiler için: Bilişim sektörü ara karnesi başlıklı yazıya bakılabilir.

Görüşler

0
newman
Hadi bee, biz de ne guzel yakinda herkesin 2GB ram'i olacak diye hayal kuruyorduk... Naptin FZ!
0
yetgin2
İki alıntı. Birarada daha anlamlı duruyor:

Bu alandaki lider Türk Telekom'un 41 bin 661 çalışanı var ve 2005 yılında 7.4 milyar YTL gelir elde etmiş. Bu ölçekle dünyanın 13'üncü, Avrupa'nınsa beşinci büyük telekom şirketi.

Güney Kore IPTV; yani internet üstünden TV yayını için evlere 100 Mbps ADSL sunmaya başladı. Ülkemizde bu kapasitenin ellide biri (2 Mbps) üst sınır olarak duruyor. Fiyatı da aylık 229 YTL (Asgari ücret ise 531 YTL).
0
simor
100 mbps adsl varmı?
0
zahter
Umarim DSL'in (sadece ADSL degil) cok yuksek bir teknoloji oldugunu sanmiyorsunuz. *DSL bizim gibi interneti yeni yeni kullanan ulkelere eskimis dslamlarin, dandik DSL modemlerin pazarlanmasi icin kerametmis gibi gosterilen, gorece, ucuz bir teknolojidir. Alt yapisi (en dusuk gereksinimli her hangi bir ag cihazindan, buna destek verecek en basit teknikere kadar) olmayan ama bir an once internete kavusmak isteyen (zorunlu olan, Bknz:Avrupa Birligi dayatmalari) ulkeler icin gecici bir cozum. Ki bu karneye bakilinca onu bile tam anlamiyla uygulayabilmis degiliz. Peki saygideger yetkililerimiz bu durumun farkinda degiller mi? Elbet farkindalar ancak bizi altyapi yatirimlari, hat kapasiteleri gibi masallarla uyutmaya calismaktadirlar. Aramizda bazi saflar bir sabah TT'nin ve ya ortaklarinin tum ulkeyi -en az 100mbit :)- fiber ve yahut kablosuz aglarla oreceklerini beklemektedirler.Boyle bir sey maalesef olmayacak, -ekonomik olarak- mumkun de degil zaten.

Boyle bir dusu gerceklestirmenin yolu ozellestirmeden degil serbestlesmeden gecer. Ben TT ve yahut benzeri bir tekelden degil kanun onunde esit haklara sahip oldugum bir kurumdan hizmet alabilmeliyim. Hatta kendi hattimi kendim doseyebilmeliyim. Gonul rahatligiyla bir ISP acabilmeliyim (Avrupa'da bazi koylerin ISP'leri var. Internete girmek isteyen diger koylere hizmet goturuyorlar). Ancak boylelikle rekabet olanagi olur ve diger firmalar dusuk fiyat yaninda hizmet kalitesi ortaya koyarak rekabet edebilirler. Tabi bunun icin isin basina burokrasinin yani sira teknolojiden de anlayan birileri gelmeli.

Aslinda bazi noktalarda dogrudan TT'nin de sucu yok. Koskoca DSL projesi icin bile aylarca bekletti Telekomunikasyon Kurumu (Hatirlayiniz). Daha sonra Metro Ethernet icin niye beklettikleri anlasilamadi. Genis kablosuz aglar (Wi-max vs) icin ne dusunduklerini tahmin bile etmek istemiyorum. Bu son iki projeyle ilgili yasananlari meraklilari/ilgilileri daha iyi bilir

*** Kisaca 100mbit ADSL yok, olmaz genelde. Teknik olarak, 100mbit hattinizin olmasini istiyorsaniz neden ADSL'de israr edesiniz? Soyle omurgaya direk bagli fiberli bir hat versek?
0
towsonu2003
DSL'in "gecici cozum" oldugunu sanmiyorum. Amerikadayim, ve oturdugum yerde dsl olsaydi ona gecmistim coktan. Su anda kullandigim kablo baglantisinin 3'te biri fiyatina rahat ederdim...

Ayrica Turkiye'de dsl baglantim icin aldigim (dukkandaki *en* ucuz) modemin aynisini Amerika'daki dsl sunucusu standard modem olarak gondermisti bana.

kisacasi dsl yuksek bir teknoloji degil, ama "çöp" de degil. Dial up'in yerini almasi beklenen bir baglanti yontemi bence.

Bir de 100mbit hakkinda bkz: http://www.technewsworld.com/story/networking/43497.html

Herneyse,

Bence Turkiye'de sorun bilisimin gelismis olmamasi degil (ki gelismis durumda degil), tersine ekonominin yamuk yumuk olmasi. Amerika'da x liraya aldigim servis turkiyede 3x lira; amerikada x liraya alabilecegim bilgisayarin aynisi (evet aynisi, katalogdan baktim) turkiyede 2,5x lira... Turkiyede kisilerin pek varlikli olmadiklarini da hesaba katinca, .....

Son olarak, haberde hindistan'la turkiye sayilarla karsilastirilmis. hindistan koskoca yer (2005'te 1,103,371,000 kisi), turkiye pek o kadar kocaman degil (2005'te 73,193,000 kisi). ustelik hindistan dunyayi teknoloji konusunda pek korkutuyor bu aralar. Turkiyeyle hindistani karsilastirmak ne kadar dogru ki?

ben olsam yunanistani karsilastirirdim turkiyeye: hem cok dikkat ceker (onceki yorumlarima gelen bir kac cevaba gore bolca asiri milliyetci uyemiz var), hem de daha guvenilir sonuclar elde edilir :)
0
Tarık

ben olsam yunanistani karsilastirirdim turkiyeye: hem cok dikkat ceker (onceki yorumlarima gelen bir kac cevaba gore bolca asiri milliyetci uyemiz var), hem de daha guvenilir sonuclar elde edilir :)

Hehe :) nerden biliyorum ama önceki abuk subuk yorumlarına gelen iletileri "milliyetçi zihniyette" diye nitelendireceğini. ABD' desinya salla bakalım. Aman efendim Türkiye neden bu kadar pahalıymış.

Belkide senin Amerika' n dünyayı kana bulayarak sömürdüğü göçerttiği ülkelerden daha fazla haraç alıyordur. Yoksa o şişko popolarınızı, o koca arabalarınıza yerleştirip, litresi 0.9 dolardan benzinle nasıl gezeceksiniz öyle değil mi? Neyse boşver. Havalar nasıl oralarda?

0
Tugba
Internet'in Türkiye de yaygın olmaması ucuzluğu ya da pahalılığı değil. Tamamiyle kültür düzeyinden kaynaklanan bir durum.

Internet kullananlar, Internet'i Download çöplüğü Kadın-Kız ayarlama yeri ve "MIRÇ" olarak görüyor.

Google'da bir arama yap ne kadar çok forum sitesi oldugunu görürsün. İşte bu insanlardaki boş ve yav$ak yorum yazma hastalıgının delilidir.

Şu andaki kültür düzeyiyle herkeste internet olsa yine bir şey değişmez.

Aksine zaten zavallı bir altyapısı olan Telekom çöker.

Download manyakları birbirine düşer. 7kb/s internet bağlantısı ile dosya indirdikleri için köpürürler. Chat manyakları da IRC'de yer bulamazlar. Birbirlerine küfrederler. Sen girdin ben çıktım sunucu beni almadı falan diye.

eksi sozluk Tüm internet'e hakim olur. Google'da abuk sabuk kelimeler ve yazılar tavan yapar.

O yüzden önce kültür düzeyinin yükselmesi insanların adam olması gerekiyor.

Zaten şu anda internet'i faydalı işler için kullananlar bir şekilde internet'e bağlanabiliyordur.

Hiç bir şey olmazsa gider bir internet cafe'den kullanır.

Bu değil yani mesele.

Amerika da ucuzmuş TR'de pahalıymış. Çok ihtiyaç duyan bir şekilde yine işini görür kullanır.

Onun dışında kalanlar ise dediğim gibi insanlar. Onlara zaten lüzum yok.
0
bm
Belkide senin Amerika' n dünyayı kana bulayarak sömürdüğü göçerttiği ülkelerden daha fazla haraç alıyordur.

Belki de oranin insani da bu oyunda magdurdur? Ben kimsenin 'ey ahali beslediginiz ordumuz filanca yeri kana bulayip gocertip somurdu, devletinize verdiginiz paralarin karsiligini buyurun' dedigini duymadim orada. Akan kanin sorumlulugu, hedef olunan nefret, edilen masraf hep normal insanlarin ustunde, soylenen kazanc nerede o ortada degil.

Yoksa o şişko popolarınızı, o koca arabalarınıza yerleştirip, litresi 0.9 dolardan benzinle nasıl gezeceksiniz öyle değil mi?

Gidin de bir yasayin orada isterseniz. Onunuze gelen ve 'buraya da gelse keske' dediginiz yuksek teknoloji, lagalugayla veya arabaya binilip dolasilarak uretilmiyor. Yok, pismanim, artik bu yalani soyleyemeyecegim. Tabii soz birligi etmistik yalan soyluyorduk, aslinda oradaki insanlara bir sekilde her ay 'somuru ceki' dagitiliyor calismak filan yok bir sekile Marstan gelen teknolojiyi de kendileri uretiyormus gibi yapan insanlar var. Turk oraya gidince 'bak vatandaslarina yalan soyle, biz de seni besleyelim' deniyor. O duzen boyle yuruyor.

Turkiye ABD'den cok pahali diyen insana, 'yahu orada o kadar ucuzsa yolda ne oluyor da buraya gelirken bu kadar pahalilasiyor, bizim devlet bir muskulat mi cikartiyor yoksa nedir' demek gibi bir yol da var, degil mi? Degil tabii, oranin nasil calistigini niye zengin ve uretken oldugunu ve ucuzlugun sebeplerini filan hepsini nasil olsa biliyoruz: somuru. Biz asil Hindistan olmaya heves etmeliyiz ona bakmaliyiz. Mucize orada, 15-20 mislimiz is gucuyle bizden az ihracat yapan Hindistan bize ornek olmali.

Hedefim siz degilsiniz, ama oyle kolay hedef olacak laflar etmissiniz ki bulasayim dedim. Elbette Turkiye'de insanlarin onune cikan yollarla, orada cikanlar farkli. Elbette orada doganlar veya calisanlar bazi bakimlardan cok daha sansli. Buna ortak mi olmak istiyorsunuz gormek mi istiyorsunuz ve paraniz mi yok? Formulu vereyim ben size. Hayatinizi buna odaklayin, sefaleti goze alin sifir garantiyle gidin oraya. Harcamayin Turkiye'de paranizi. Bu sektorde kimse asgari ucretle calismiyor, nasil biriktireyim demeyin. Evlenmeyin. Araba almayin. Iciyorsaniz pahali sigara icmeyin. Cepten laklak etmeyin. Aileyle oturmak ayip degil burada, bekar durun kira masrafi yapmayin. 10-15 bin dolara gidilir oraya, iyi kotu okunur -- en azindan dil icin. Biraz is bakimindan sansliysaniz burada 3-5 senede belki fazlasiyla toparlanacak miktarlar bunlar. Yasla da alakasi yok. Orada birilerinin bir isine yarayin. Merak etmeyin, bazi bakimlardan uretken insan orada is bulabilir. Ha oyle is garantisi kidem tazminati bilmemne yok orada, bir kelimeyle isinizi ve gelirinizi kaybedebilirsiniz onu da soyleyeyim. Bu sartlarda calisabilecekseniz durun calisin, nasil oluyorsa 0.9 dolardan benzin alip geze geze kicinizi buyutun. Madem orasi oyle bir diyardir, o yagma ve somuruden sebeplenenlere dahil olmak icin biraz eziyet cekip gitmeye deger, degil mi? Hem bozdurdugunuz somuru ceklerinden gelen paranin bir kismini Turkiye'ye yollarsiniz, nasil olsa bizden de calinmis paradir o, yerine geri donmus olur. Dediklerinizden emin olan insanin onundeki makul yol benim dedigimdir her halde. Bunlari yapin, sonra gelin memleketinize, veya disaridan yazin bildiginizi ve milletiniz birbirinin ayagina basmaktan artan zamanlarinda nefret kussun size. Bundan iyisi can sagligi.

0
Tarık
Evet herşey ne kadarda basit sizin anlattığınız gibi. Amerika ama öyle ama böyle sadece kendisi çalıştı üretti, dünyadan hiçbir şey sömürmeden birçok savaşlara sırf demokrasi için girdi. Amerikan halkı bunların dünya ya demokrasi getirilmesi için yapılan çalışmalar olduğunu sandığı için saftır ve hatalı görülemez. Çünkü bush vs. gibi "şeytan" adamlar aslen halkın isteğiyle değil amerikan anglosakson, evangelist ve siyonist oluşumunun lobiciliği, kandırmacası sayesinde gelmiştir amerikanın başına. İşte bu yüzden de amerikan halkı hatalı görülemez yahu. Amerikan halkı bireysel yaşar, hayatı sürmenaj olup dairelerinde ölü bulunana dek çalışmakla rekabetle geçer. Onların bu kötü şeytanı işlerden hiçbir haberleri yoktur. Yazıktır o halka. Ben mi? ben zaten oralara hiç gitmemişimdir ya. Çalıştığım şirketin evime göndereceği 10 bin dolarlık tazminatı hiçe sayıp deli zekasıyla 20 yaşında kanada göllerde hipotermiya korkusu bi yandan cepte para olmaması bi yandan can yeleğiyle ve bir yoldaşla atlamamışımdır gemiden aşağıya. Karaya ayak bastıktan sonra bilmem kaç gün aç bilaç bilmediğimiz çayırlarda gezmemişizdir. Nasıl olduysa zar zor telefon kartı için köpek gibi çalışıp kendimizi mobil'e aldırmamışızdır. Orda 3 sene pompacılık, tersanede işçilik yapmamışızdır. Çünkü niye biliyomusun yapamayız bunları, eziğiz ya siz varsınız ya bunları bize anlatacak. Bizim elimizden gelmez bunlar, alışmışız bir kere Türkiye de yatıyor olmaya.

Neyse...

Bizim Türkiyede de gerzek elemanlar hep yatarlar hiçbir zaman da gerçekten yorulmazlar en yorulanları başa çoban olarak geçer. Gerisi köylerde sezunluk iş yapar yada yapmaz. Biz tüm bu olanların sorumlusu olarak burada bulunuyoruz. Tüm gerzekliğimizle burdayız. Her zaman Türkiye deyiz. Siz ordakiler herşeyi daha iyi bildiğiniz için ve her zaman haklı olduğunuz için ordasınız. Ve tabii ki karınca gibi çalıştığınız için iyi yaşamak sizin daha fazla hakkınız, bizde ağustos böceğiyiz gece gündüz yiyoruz burda malboro içiyoruz valla. İyiyiz rahatımız yerinde. Hatırladım bunları uzun zaman olmuştu unutalı, teşekkür ederim.

0
bm
Karaya ayak bastıktan sonra bilmem kaç gün aç bilaç bilmediğimiz çayırlarda gezmemişizdir. Nasıl olduysa zar zor telefon kartı için köpek gibi çalışıp kendimizi mobil'e aldırmamışızdır. Orda 3 sene pompacılık, tersanede işçilik yapmamışızdır. Çünkü niye biliyomusun yapamayız bunları, eziğiz ya siz varsınız ya bunları bize anlatacak.

Iyi, ortaya cikti nicin ABD'nin A'sini duydugunuz dakika karsinizdakine boyle davrandiginiz. En zor ve illegal yoldan denemisiniz ve menun kalmamissiniz, simdi hayatiniz boyunca giydirin isindeki gucundeki insanlara ve manasiz dusmanlik edin. Sikinti ceken insanlara oralarin zenginligini ille de dokulen kana baglayan aciklamalar getirin. Dogrusu budur cunku, kendi sahsi garezimizle aydinlik yaymak herkese faydalidir. Insanlar ne kadar kendi dislarinaki seytanlardan dolayi caresiz olmaya mahkum olduklarini dusunurse o kadar onleri acilir, degil mi?
0
FZ
İki farklı kişinin yorumunu okuyan sanki iki insan iki farklı ülkeden bahsediyor sanır. Aynı ülkeden bahsediyorsunuz değil mi?
0
bm
Ben ABD'den bahsediyorum. Tarik bey Kanada'dan bahsediyor olabilir ama bilmiyorum. Ayni ulke olsa da farkli sartlar/yaslar/baslangic noktalari bence (memlekete 20 yasinda ve gemiden atlayarak girin demedim ben farkettiyseniz). Ikimizin de obur tarafi abarttigimiz da soylenebilir ama yalan soylemiyoruz (ben o hikayeye inandim, cikarimla problemim var!). Turkiye'de de boyle degil mi? Burayi okuyanlar sansli kitle aslinda bu memlekette, baska noktalardan hayata baslayanlar ayni miktar enerji harcayarak cok farkli ortamlarda kaliyorlar.
0
Tarık
Ben çok uzun süre gemilerde "yağcılık" yaptım. Bu yüzden hikaye inanılmayacak bir hikaye değildir. Zaten çok büyük bir işte değildir. Benim gemicilik yaptığım zamanlarda (1990' lar) çalıştığınız gemilerden firar edip, abd, kanada, yeni zelanda gibi ülkelere kaçmak gayet normaldi. Yani neymiş marifet değilmiş. Marifet olsa bunu böyle ücra köşelerde anlatmam merak etme :) He şimdi, varsa oralarda eski gemicilerden soruşturabilirsiniz, onlarda tanıyacaktır o şekilde firar eden birçoklarını.

Mevzu o değil. Siz benim tüm dünyadaki kötülükleri, savaşları, tembellikleri, bu gariban abd halkına bağladığımı düşünüyorsunuz. Evet doğru düşünüyorsunuz. O halk dünya ya gözlerini kapamış sadece kendi refahı için bencilce yaşıyor. Demokrasi götürüyoruz muhabbetine insanları katleden askerlerine, sadece kendi insanlarına acıyor. Afrika da çocuklar ölürken onlar kendileri obez olmamak için haplara boğuyorlar. Aman ne manidar değil mi. Bütün bunları hep abd nin saf halkına bağlıyorum. Maalesef o halk başındaki "şeytanları" kovamayacak kadar ahmak. Ve hala uyuyor. Ve bunlara rağmen kalkmış siz bana "tüm amerika lılardan nefret etmek gibi bir yanlışın içerisindesin ve yaşadıkların yüzünden kin duyuyorsun" diyorsun. hayır kin falan duyduğum yok. Tam tersine acıyorum. Ve bizim insanımızında kalkıp saf saf "abi adamlar çalışıyor yapıyorlar yaa, bizim gibi değil bu adamlar" demesine ne diyebilirim. "Bu adamlar seni 1. dünya savaşına sokarlarken kendi atlantik ötesi ülkelerinde sömürgelerinden topladıkları paraları sanayide orda burda aklıyorlardı, ingiltere ile birlikte iyi bir ekiptiler, dokuma makinaları satabilmek için hindistanda 40 bin halı dokumacasının ellerini kestirecek kadar gaddardılar. Bunların sanayileri gelişmişlikleri hep kan kokuyor" mu demeliydim.

Ben bütün bunları bilir ve düşünürken sen bana kalkıp "kendi tembelliğini abd nin halkına yükleyeceğine sanayisinden, osundan busundan feyz alda kendi kendini geliştir, ülkende de işler hale getir." diyorsun. Ya bak bakalım izin veriyor mu adam. He şimdide paranoyak olma tehlikesi var değil mi? Türkiye' ye dışardan bakan insanların nasıl bir yapı ve mentalite içerisinde olduğunu çok iyi bilirim. Size göre her koyun aslında kendi bacağndan asılıyor. Ahmaklarda böyle sürünüp gidiyor. Buna müdahale eden kimse yok. Hiçbir küresel topluluk yok bu işleri gizliden düzenleyen. Ama ne hikmetse hep müslüman toprakları hep buralar kaynıyor. Neyse çok alakasız yerlere gitti.

Bu arada mobil amerika da limanlarıyla ve ...haneleriyle ünlü çok düzenli caddeleri olan bir yer. En son konteynerlerde kadın pazarlıyorlardı. Ve gemi surveyleri rüşvet almaya başlamışlardı. Aslında büyük olaydır bu :) ama pazarlamayı bilirsen.

0
bm
Valla ben de bu yoruma yazdigim uzun yorumun kaybolmasindan ABD halkini sorumlu tutuyorum. Tarihten bir vahset bulup (Kizilderili mesela?) bunun arkasini da doldurabilirim. Olur mu? Onun yerine 'bu insanlar gonullu calisiyor ona ragmen bu problemin sen ustune gitsen duzeltilirdi, ustelik boyle bir tehlike oldugunu bilerek yan tarafta yazacagina dogrudan buraya yazdin kicina kina yak" dedim kendime. Ama bir daha yazmayayim ayni seyleri, baska seyler yazayim.

Siz benim tüm dünyadaki kötülükleri, savaşları, tembellikleri, bu gariban abd halkına bağladığımı düşünüyorsunuz. Evet doğru düşünüyorsunuz. O halk dünya ya gözlerini kapamış sadece kendi refahı için bencilce yaşıyor.

Bizden farklari daha zengin olmalari. Burada is aranirken soylenen 1 milyar net filan gibi rakamlar var. Bu islerde calisan akadaslar dunyada kac MILYAR kisiden fazla kazandiklarinin farkindalar mi? Umurunda mi insanlarin? Gundelik hayatlarina bakiyorlar. Benim isin icine soktugum o pahali sigara $3. Baska yerde Afrika'daki sefaletten bahsetmissiniz. Bir deneyin 'Bahar icin lan, Afrika'da gunde $1 bulmayan insanlar var, yardim edin' demeyi oyle sigara icen insanlari gorunce. Insanlar boyle, evet onlarin kendi devletlerine hakim olma sanslari var. Herkesten fazla. Herhangi bir insan dunyada yapabilecegi seyin ne kadar farkindaysa onlar da o kadar farkinda.

Maalesef o halk başındaki "şeytanları" kovamayacak kadar ahmak. Ve hala uyuyor. Ve bunlara rağmen kalkmış siz bana "tüm amerika lılardan nefret etmek gibi bir yanlışın içerisindesin ve yaşadıkların yüzünden kin duyuyorsun" diyorsun. hayır kin falan duyduğum yok. Tam tersine acıyorum.

Peki. Benim aldigim intiba oydu. ABD'de oldugunu soyleyen birine gosterdiginiz tepkiden oyle gelmis bana.

"Bu adamlar seni 1. dünya savaşına sokarlarken kendi atlantik ötesi ülkelerinde sömürgelerinden topladıkları paraları sanayide orda burda aklıyorlardı, ingiltere ile birlikte iyi bir ekiptiler, dokuma makinaları satabilmek için hindistanda 40 bin halı dokumacasının ellerini kestirecek kadar gaddardılar. Bunların sanayileri gelişmişlikleri hep kan kokuyor" mu demeliydim.

Bunlar bilinmeyen seyler degil ki? 40 bini bilmem, ama vahset yeni birsey degil bu konularda. Bu ayni zamanda bilgi ve uretim gorgusune sahip olmamalarini gerektirmiyor ki?

Ben bütün bunları bilir ve düşünürken sen bana kalkıp "kendi tembelliğini abd nin halkına yükleyeceğine sanayisinden, osundan busundan feyz alda kendi kendini geliştir, ülkende de işler hale getir." diyorsun. Ya bak bakalım izin veriyor mu adam.

Neye izin vermiyor? Su sektorde kim kimin pasaportuna bakiyor? Ne bileyim bulldozer yapsaniz adam belki pazarina sokmaz engel olur diyelim, bizim sektorde neye izin vermiyor? Mikrosoft mudur problem? Yetismis muazzam insan gucumuz var birseyler yapiyorlar da sattirmiyor mu? Bu mudur arguman?

Türkiye' ye dışardan bakan insanların nasıl bir yapı ve mentalite içerisinde olduğunu çok iyi bilirim.

Bilmediginiz birsey kalmamis, bir ABD musade etse zaten kopup gideceksiniz.

Size göre her koyun aslında kendi bacağndan asılıyor.

Iki seyi karistiriyorsunuz bence, her koyun ancak buldugu gordugu imkanlar kadar nasil asilacagini tayin edebiliyor. Iyi asilan koyun hem cevresindeki insanlara hem duzene borclu bunu. Kendi basina kendi isini bir derece gorebilmis insanlarin payi kendilerine cikartmalari bu bakimdan yanlis. Ister ticari iliski olsun ister ticaret disi diger insanlarla beraber birsey yapiyoruz. O bir taraf. Ikinci taraf eger arzu edilen bir hal varsa ve bunu bir nebze gerceklestirmis bir numune varsa onumuzde 'bu ne yapmistir nasil yapmistir ne bilir' diye sormak. Bunu hazir cevabi 'o yaptigi icin ben yapamiyorum' degil her zaman. Belli ki o adamlar buradakilerin bilmedigi birseyleri biliyorlar ve o bilinen sey adam oldurmek filan degil sadece. Ozellikle fabrika vs. yatirimi olmayan islerde eger o bilgi birikimi ve -- neyse -- o tarz varsa, evet, olur o isler ve bilen koyunlar yaparlar.

Buna müdahale eden kimse yok. Hiçbir küresel topluluk yok bu işleri gizliden düzenleyen. Ama ne hikmetse hep müslüman toprakları hep buralar kaynıyor. Neyse çok alakasız yerlere gitti.

Guney Amerika Musluman miydi da, bir dakika rahat birakilmadi? Budistin altinda petrol vardi da rahat mi biraktilar? Peki Viet Nam Musluman miydi? "Ne himetse hep musluman ulke" demeniz alakasiz degil, alakali. Alakali oldugu sey, bu cikarimlardaki halet-i ruhiye. Adamlarin kotulugunun bize donuk olmasi gerekmiyor, ama belli ki yetmemis. Kotu olacaklar ve bu bize donuk olacak. Makul degil mi? Bu cikmiyor mu bu cumlelerden?

0
Tarık
Hayır hiçbirisi müslüman değildi, hepsi müslümanlarla öyle yada böyle dost yaşayan, hristiyan olmayan, olsada tam olamamış içine sindirememiş, 500 yıl boyunca sömürge olarak yaşamış milletlerdi. Bu milletler Türk büyük diriliş savaşında emperyalizme karşı savaşımızı kendilerinin kurtuluşu gibi heyecanla karşılayıp bize destek olan milletlerdi. Ağzındaki takma altın dişleri emperyalizm köpeğine kurşun olsun diye bize gönderen hintli, afgan milletlerdi. Vietnamlılar, afrikalılar bizlerin savaşından kendilerine pay çıkardırlar. Bazıları bayraklarına ay yıldız koydu. Bazıları Mustafa Kemal Atatürk' ü ulu önderleri arasına koydu. Bütün bunlar olup biterken sizin gibilerin kafasına bazı şeylerin sokulamaması. Vede illaki sokulamıyor olması ne ilginçtir. Halbuki adamın kendisi bile itiraf etmişken. "Son haçlı seferimizde... sorry eki eki eki ;)):D" G.W.Bush.

Evet ben bu emperyalist toplumların bana, bize, onlara cephe aldığını söylüyorum, bizi yok etmeye çalıştıklarını yada bizden kurtulmaya çalıştıklarını söylüyorum. Bunu onların içlerindeki hala ruhlarını şeytana satmamış insanlarda söylüyor, küstahlığını kullanarak şeytanın ta kendisi de.

0
bm
Bazıları Mustafa Kemal Atatürk' ü ulu önderleri arasına koydu. Bütün bunlar olup biterken sizin gibilerin kafasına bazı şeylerin sokulamaması.

Bu ne demek? Bizim gibi nasil olunuyor ve kafaya girmeyen nedir? Kotu bir niyetiniz var diye ima etmek degil gayem ama nedir bu laflar, arkasinda ne vardir merak ediyorum.

Evet ben bu emperyalist toplumların bana, bize, onlara cephe aldığını söylüyorum, bizi yok etmeye çalıştıklarını yada bizden kurtulmaya çalıştıklarını söylüyorum.

Ve bu herseyi acikliyor mu? Uretim, bilgi, bilgisayarin burada veya orada ucuz olmasi filan bunu soyleyince aciklaniyor piril piril ortaya cikiyor herhalde. Boyle demeyen de su seytan filanla anilanlardan oluyor zahir:

Bunu onların içlerindeki hala ruhlarını şeytana satmamış insanlarda söylüyor, küstahlığını kullanarak şeytanın ta kendisi de.

0
Tarık
Aslında evet orda faşizan bir tavır varmış gibi, maksadını aşan bir cümle olmuş. Demin yazdıklarımı yeni kurduğum, fontlarını yüklemediğim sistemde yazdım parça parça bakınca bütünden çıkabilecek anlamın farkına varamadım özür dilerim.

Kafaya sokulmaktaki mana şu: neden en azından kafanızın bir köşesinde bunların bu şekilde de olabileceğine dair bir işaret oluşturmadan, hemen insanları paranoyak, genellemeci, şeklinde yorumluyorsunuz. İnanın ben sizden daha fazla istiyorum gerçekten adaletli bir dünyada olalım ve sadece yaptıklarımız bize geri dönsün. Fakat bunu bir şekilde mümkün kılmayan odaklar mevcut. Ve siz ne kadar "bu sadece sizin dar görüşlü, milliyetçiliğiniz ortaya çıkardığı bir safsata" desenizde ve bende öncelerden olduğu gibi buna inanmak istesemde olmuyor. Bunun en acı örneğini "tüm kıbrıslı saflığıyla, annan planına evet deyip" sonra yine ortada kalan kıbrıslı türklerden görmüyormuyuz. Ne yapılmalı yani ne olmalı? "Tamam ya lanet olsun verin bize lefkoşa' da bahçeli bir ev geri kalan sizin olsun" mu denmeliydi bu insanlar uzlaşabilmek için. Bununla beraber daha kaç tane örnek görmemiz gerekiyor bu insanların gerçekten iki yüzlü ve devamlı içten pazarlıklı olduklarına dair.

Neyse ben devam etmiyorum artık. Çünkü bana kalırsa yararsız güreşiyoruz sizinle.Yazacaklarınız varsa buyrun yazın, yarın okurum artık.

0
FZ
Kusura bakmayın ama siz konuyu din tabanlı medeniyet çatışması perspektifine oturtmaya çalıştığınızda tam da "düşman" bellediğinizin entelektüel zeminini kabul etme hatasını yapıyorsunuz, bilmem farkında mısınız. Görünen o ki "dış mihraklar" kendi söylemlerini size kabul ettirmiş durumdalar çünkü tam da onların işine gelecek şekilde, mantalitede yorumlar yazıyorsunuz.
0
Tarık
Entelektüelleri yada insanları düşman olarak görmüyorum. Çünkü olaya benim altyapımla baktığınızda, herhangi bir şeyi düşman olarak görebilmeniz pek mümkün olmaz. Zaten böyle birşeye gerek yoktur. Ayrıca benim altyapım öyle karmaşık şeylerden oluşmaz. Sadece neyi görüyorsanız onu tarihte daha önce oluşlarına göre yorumlarsınız olur biter.

Ama bana kimse, 50 sene önce milyonların canına mal olan kavgaları çıkaran adamların bir anda medeniyet ittifakı rüzgarını yakalamalarının büyük hikayesini anlatmasın. Anlatırsa ona ingiltere nin neden hala herkes gibi üye olmadığını sorarım. Ve acaba AB nin alman imparatorluğunun yeni ismimi olduğunu. ABD nin ingiltere yi AB den bu yüzden mi uzakta tutmaya çalıştığını sorarım. Lobinin ne olduğunu sorarım, fransa derim, ermenistan derim, cezayir derim. Derimde derim artık. Sen şimdi "bunlar istediğim cevaplar değil" diyeceksin belki ama, bunlar şu saatte sana verebildiğim yegane cevaplar diyerek geçiştireyim.

0
FZ
Türkiye' ye dışardan bakan insanların nasıl bir yapı ve mentalite içerisinde olduğunu çok iyi bilirim. Size göre her koyun aslında kendi bacağndan asılıyor. Ahmaklarda böyle sürünüp gidiyor. Buna müdahale eden kimse yok. Hiçbir küresel topluluk yok bu işleri gizliden düzenleyen. Ama ne hikmetse hep müslüman toprakları hep buralar kaynıyor. Neyse çok alakasız yerlere gitti.

Ben bir şey merak ettim. Yorumuna cevap yazdığınız kişinin Türkiye'ye nereden baktığından, nerede yaşadığından filan haberiniz var mı? Yani tahmininizi neye dayanarak yapıyorsunuz? Merak ettiğim başka bir şey de, evet, ABD dünyada terör estiren, son 100 sene içinde askeri müdahalede bulunmadığı bölge nerede ise kalmamış kanlı ve vahşi bir ülke, lakin buradan yola çıkıp size "iyi ama acaba Türkiye'nin bazı problemlerinin sebebi yine Türkler, yöneticileri, devlet gelenekleri, yönetim anlayışı, bürokrasisi, vs." dediğinde "süper ülke kuracağız da bak bakalım izin veriyorlar mı?" demek nasıl bir mantıktır?

Yani evet İngiltere, Almanya, ABD gibi ortalığı envai türde manipülasyona tabi tutmaya çalışan birktakım ülkeler var ama yani biz kendi aramızda gayet düzgün işleyen sistem kurmaya her çalıştığımızda, birtakım "dış mihraklar" mı engelliyor bunu? Biraz sanırım perspektif kayması oluyor. Eleştirdiğiniz devlet(ler) masum değil belki ama bizim yıllardır içinde bulunduğumuz her türlü abuk sabuk şeyin de sorumlusu onlar değil.
0
Tarık
Hepsinin değil elbette ama hatırı sayılır manipülasyonlar yapmak üzere insan yetiştirirseniz, bunun için bilim adamı çalıştırırsanız ve karşınızda size denk güçler kalmadıysa çok daha kolaylaşıyor işler. Peki bir örnekle kapatayım mevzumu. Dağılan KGB nin son başkanının, Amerikan FBI teşkilatında yönetici generalliğe kadar yükselmiş bir ajan olduğunu biliyormuydunuz? Bu film yada paranoya değildir.

Şimdi bu mertebede işler kotaran bir teşkilatın. Nasıl olurda sizi yani eski dağınık bir Türk imparatorluk kırıntısını rahat bırakabileceğini düşünürsünüz?

Evet "stratejik noktadayız, ondandır kesinlikle" martavalı okuyacak değilim. Fakat bazı şeylerinde gerçekten gözümüze sokularak yapılmasına rağmen geç algılıyor olmamız neye bağlanır. Ekonominin 60 marshall yardımından sonra diplemesi, öğretimin yine 60 lardan sonra göçertilmesi, sağ-sol çatışmaları, illede türban, önce asala sonra pkk, sonra ermenistan, sonra kıbrıs, sonra sonra sonra...

Neymişiz biz yahu. Neden bu kadar dertliyiz. Sadece ahmak siyasetçi gelir geçerlerin günlük politika üretmelerinden mi? Atatürk' öldükten hemen sonra, onun kurdurduğu uçak fabrikası neden kapatıldı? Abdullah Öcalan ı neden asamıyoruz? Neden kürdistan diye biryerler kurulabildi? Çin deki uygur türkleri neden hep biz Çin' le yakınlaşırken kendi özerk devletlerini kurmaya yeltenirler.

Anlatmak istediğim şu: Hani siz bana diyorsunuz ya, "yaa ama şöyle şöyle genelleme yapıyorsun bu doğru mu?" Ama sizde bana "bu ülkenin hep tembel olduğunu insanların çalışmadığını siyasetçilerinin sadece laf ürettiğini" söylüyorsunuz. Sizce tüm bir millet birden tembel miyiz? Yani hiç dıştan birşeyler yada hakkaten hatırı sayılır bir şeyler yapılmıyormudur?

0
FZ
Derin politikadan basit bir teknopolitik soruya getireyim konuyu ama lütfen izlenim değil de bilgi tabanlı bir cevap alayım: Sizce Türkiye'de Internet'in 90'lı yılların başında yeterince hızlı gelişememesinin sorumlusu ABD ve dış mihraklar mıdır yoksa acaba mesela bunda bazı Türk politikacılarının, bürokratlarının tamamen kendilerinden menkul birtakım günahları var mıdır?
0
Tarık
Çıplak gözle bakınca ulaştırma bakanı ve telekmonikasyon kurumunun başındaki devlet görevlisi sorumludur.

Ama bu insanların yetiştirilmesi, bunlar yetiştirilirken ki milli eğitim kurumumuzun durumu, bunların oralara uygunluğunun kontrolü, buna göre devlet sisteminin oturtulması, milletin ne kadarının bilinçli yetiştiği ve kullandığı oyun farkında olduğu konusundaki şüpheciliklerimi, paranoyalarımı da dikkate alınız lütfen. Ve lütfen bu milletin "Türkiye batıyor kriz oldu eyvah" denilen zamanlarda bile kendini yönetecek adamları seçmeye sandığa neden gitmediğini de bir düşünün lütfen. Gerçekten seçmeye değecek birşeyler bulamadığında mı cem uzana oy vermiştir bu millet. Sizin entelektüelleriniz, aydınlarınız, üniversiteleriniz neden hep tabelalarda neden hiçbirşeyi yönlendiremiyor. Acaba onlarında mı içleri boşaltıldı. Herkes aydın oldu, entel oldu, her ile üniversite girdi. Nobel aldık. İyi. Burda olay tıkanmadıysa nerde tıkanmıştır?

iyi geceler...

0
Tugba
SQL'den kaldırılsın. Email adresim de silinsin. Ban şeklinde uygulama olmasın.
0
Tugba
Zaten 1 kere hacklendiniz ilerde ne olacağı belli olmaz.
0
Tugba
Haydi güle güle.
0
sundance
Şimdi şöyle bir durum var, en son teknoloji her zaman en iyi teknoloji değildir. Özellikle de bizim gibi teknoloji üretmeyip teknolojiyi geriden takip eden ülkelerde biraz daha akılcıl davranmak, fiyat kazanca bakmak lazım. Oooo dark fiber var, vakuuuum diye yaklaşmanın çok alemi yok.

Kaldı ki dünyada Amerika ve Güney Kore'de başta olmak üzere birçok ülkede DSL yoğun olarak kullanılmakta, dahası bu ülkelerin büyük bir kısmında DSL hizmeti bile verilemeyip, kablonet kullanılmakta (İngiltere'nin büyük bir kısmı buna dahil).

Hal böyleyken, Wi-Fi kapıdayken boşverin her eve fiber çekmeyi zaten, yazıktır kablo masrafınıza. Konuşacaksak bunu konuşalım.
0
Tugba
Millet internet kullanıp ne yapacak? Türkiye de internet kullananların büyük oranı internet'i Mirc (Dikkat IRC değil başında M var) ve Saçma sapan forum siteleri olarak görüyor. Bence sonuçlar sevindirici. Internet kullanan ne kadar az kişi olursa o kadar iyidir bizim için. Böylelikle sanal ortam çöp kutusu olmaktan çıkar. Bir sürü ıvır zıvır adam net kullanıyorda ne oluyor sanki. En kaliteli sitelerde dahi bir kaç çıkıntı oluyor. Öncelikle eğitim şart. İnsanları eğitmek lazım. Eğitimsiz bir şekilde eline internet alan kişi internet'den bilgi anlamında zaten istifade etmez. Internet'e bağlanma amacı da ya sapık supuk forumlar, ya porno siteler ya da "Mırç" olacaktır. Belki de rapidshare'den illegal program indirmek, sağa sola abuk sabuk yorum yazmak her işe muhalefet olmak ya da eksi sozluk de saçmalamak olacaktır.

Öncelikle internet istatistiklerinin az olmasına yanmak yerine kıro ve cahil toplumu eğitmekten bahsetmek gerekli. Ondan sonrası zaten gelecektir. İnsanlar bilgisayar alacak internet'i amacıyla kullanacaklardır.
0
Tugba
Eğitim şart.
0
ihsanunaldi


aynen katılıyorum.
0
ihsanunaldi
diğer ülkelerde bu bahsedilenlerin oranlarını bilmemekle birlikte.
0
Challenger
Hatta Internet' i sizin istediğiniz biçimde kullanan insanları bir araya toplayalım ve onlarla başka bir ülke kuralım değil mi?

İnsanları kıro, cahil vs. diye sınıflandırmak, Internet kullanımı sınırlandırmayı savunmak yerine, bu insanları nasıl bilgilendirip, nasıl eğiteceğimiz hakkında fikir beyan etseydiniz, en azından "FM' de saçmalayanlar" grubunun öncülüğünü yapmamış olurdunuz.
0
linuxista
daha önce hassas bünyeli saygıdeğer teyzemizin hezeyanlarına cevap verememiştim; ev taşıma, yerleşme hikayesi nedeniyle. fırsat bulduğumda artık konu tarih olmuş, sular durulmuştu, es yaptım; fazlamesai notaları ahengini yitirmesin diye. şimdi bu teyzeme kıroluk nedir ne değildir onumu anlatalım. bazı gönüllü hıyarlara; kadın ve kadına bakış nedir, sırf dişi diye, hertürlü saçmalığa itiraz etmemeyi kent erkeği "paket programı"ndan sayıp metrolaşan seksüel adamlara meram mı anlatalım. onca adama hakaret edebilmesini "kadın kontenjanına" tahsis edilmiş olarak algılayan "modern" hıyarlara mı dokunalım. hakaret edene hakaret edilebilir eşitlik gereği diye düşünenlere "a çok ayıp!... ama sen erkeksin!..." diyen ve kadını korunup kollanması gereken bir zavallı olarak düşünen başka bir hıyar çeşidine mi dalalım. Şanghay fatihi robertosmix amcamı mı haşlayalım... neyleyelim... en iyisi bir ara vakit ve sabır biritirip; "fazlamesai'de ideolojik haller ya da iyi kodlanmamış nöronlar" diye bir yazımı döşenelim.
0
linuxista
daha önce hassas bünyeli saygıdeğer teyzemizin hezeyanlarına cevap verememiştim; ev taşıma, yerleşme hikayesi nedeniyle. fırsat bulduğumda artık konu tarih olmuş, sular durulmuştu, es yaptım; fazlamesai notaları ahengini yitirmesin diye. şimdi bu teyzeme kıroluk nedir ne değildir onumu anlatalım. bazı gönüllü hıyarlara; kadın ve kadına bakış nedir, sırf dişi diye, hertürlü saçmalığa itiraz etmemeyi kent erkeği "paket programı"ndan sayıp metrolaşan seksüel adamlara meram mı anlatalım. onca adama hakaret edebilmesini "kadın kontenjanına" tahsis edilmiş olarak algılayan "modern" hıyarlara mı dokunalım. hakaret edene hakaret edilebilir eşitlik gereği diye düşünenlere "a çok ayıp!... ama sen erkeksin!..." diyen ve kadını korunup kollanması gereken bir zavallı olarak düşünen başka bir hıyar çeşidine mi dalalım. Şanghay fatihi robertosmix amcamı mı haşlayalım... neyleyelim... en iyisi bir ara vakit ve sabır biritirip; "fazlamesai'de ideolojik haller ya da iyi kodlanmamış nöronlar" diye bir yazımı döşenelim.
0
linuxista
pardon ikinci baskı olmuş düzeltirken :)
0
Tugba
Bu sitenin bir özelliği var. Bu site de ortaya bir laf atıyorsun o laf'ın üstüne birileri sazan gibi balıklama atlıyor. Resmen zokayı yutan balık gibi o lafı üzerlerine alınıp hemen sana cephe almaya kalkıyorlar.

Çok uzakta değil, şöyle iki satır aşağıda sazan'ın biri tuhaf bir üslub kullanarak bir şeyler saçmalamış.

Bu kişi geçen sefer kendisine olta atılmadıgı halde yine zokayı yutmuş, anlatılan tariflerdeki insan modeline uyduğunu bildiginden, kendisinin adı sanı geçmedigi halde kendisini çağırdıgımızı sanarak Tugba'ya sataşmıştı.

İzledigi 3. sınıf varoş TV programlarındaki bir takım karakterleri Tugba'ya benzetmiş, aklı sıra sağlam bir yorum yazdıgını düşünerek havalara girmişti.

Yine bir benzeri olmuş ve yine ismi anılmadıgı halde Tugba'ya bulaşmaya kalkmış.

Önemli değil. Biz böylelerini tanıdıgımızdan kimin soytarı kimin akıllı oldugunu biliriz. O yüzden kaale alınacak kişiye cevap verir alınmayacak kişiye vermeyiz. Bunu geçelim. Bu sitenin özelligi ve genel yazınca üstüne atlayanlardan kimin ne oldugu belli oluyor. Aslında bu güzel bir şey. Çünkü kim nedir hemen anlıyor insanları daha iyi tanıyorsun. O yüzden yazımı kaale almadıgım kişilerin mesajının altına reply etmiyorum. Kaldı ki benim ismini dahi zikretmedigim kişilere ne oluyor? Sanıyorum bir önceki yazdıgım mesajı dogruluyor. İşte o boş konusanlar kendilerinin adı anılmadıgı halde kendi üzerlerine alınıp yazıyorlar.

Yazılım korsanı de 3-5 tane kesin çıkar.
Boş konusan de 3-5 yine çıkar.

Yarası olan gocunur hesabı. İsim söylemeye lüzum yok. Şu X Y Z kişi demeye hiç gerek yok. Sen tanımı ver birileri mutlaka kendini bilir ve üzerine atlar.


Gelelim şu kıro cahil olayına. Siz hiç benim bahsettigim türde forumlara göz attınız mı? Hiç google'da belli başlı sözcükleri aratıp, kıro ve cahil kitlenin mesajlarına ulaştınız mı? Hiç sozluk'e girip aile terbiyesi almadan saçma sapan yazan ne idüğü belirsizleri okuyup Türkiye'nin internet kullanıcıları hakkında kesin bir kanıya vardınız mı?

Demek ki bunlardan bir habersiniz.

Onları nasıl eğiteceğimiz konusu ise benim problemim değil. Benim problemim oldugunu düşünme gafletine neden düştünüz onu sormalı size.

Mevcut durum hakkında bilgi veren bir kişinin mevcut durumu düzeltmek zorunda oldugunu nereden çıkarıyorsunuz?

Eğer siz eğitim konusunda gönüllüyseniz size lafımız olmaz. Ama mevcut durum hakkında yorum yapmak için problemi çözme zorunlulugu yok.

Esas saçmalayan sizsiniz.
0
Challenger
Gelelim şu kıro cahil olayına. Siz hiç benim bahsettigim türde forumlara göz attınız mı? Hiç google'da belli başlı sözcükleri aratıp, kıro ve cahil kitlenin mesajlarına ulaştınız mı? Hiç sozluk'e girip aile terbiyesi almadan saçma sapan yazan ne idüğü belirsizleri okuyup Türkiye'nin internet kullanıcıları hakkında kesin bir kanıya vardınız mı?


Merak etmeyin, ziyadesiyle yaptım. Birçok türden insan gördüm. EkşiSözlük' e de girdim, saçma sapan forumlarda yazanları da okudum. Ama kalkıp da Internet' in sadece belli bir kesimin kullanımına açılması gerektiği gibi bir düşüncem olmadı. Lütfen bana söyler misiniz bu düşüncenin Kuzey Kore' deki zihniyetten ne farkı var?

Onları nasıl eğiteceğimiz konusu ise benim problemim değil. Benim problemim oldugunu düşünme gafletine neden düştünüz onu sormalı size.

Mevcut durum hakkında bilgi veren bir kişinin mevcut durumu düzeltmek zorunda oldugunu nereden çıkarıyorsunuz?

Eğer siz eğitim konusunda gönüllüyseniz size lafımız olmaz. Ama mevcut durum hakkında yorum yapmak için problemi çözme zorunlulugu yok.



Böyle bir zorunluluk olduğunu düşünmüyorum. "Asalım, keselim" yerine başka bir şey söyleyin diyorum. Ayrıca bilgi vermiyorsunuz. Orada tek yaptığınız şey insanları sınıflara ayırıp hakarette bulunmak.

Eğer onları nasıl eğiteceğimiz konusu sizin problemiz değilse, insanların Internet' e girme özgürlüğüne kısıtlama koymak da sizin sorununuz değil.
0
lale
yalnız, başlarda belirtildiği gibi Atatürkün ölümünden sonra, onun oluşturduğu devlet politikası kaldırılıp denize atıldı. işte neden bu.
0
ripper
lol. "FM" de şimdiye kadar okuduğum en düzeyli tartışmalardan biri , iki taraf birbirine hakaret derecesine de vardı. Yakın da televole ya da Reha Muhtarın sunduğu bir proğramda devamını görebiliriz sanırım. Diğer katılımcılar olarak Ajdar ve otisabi fena gitmezdi :)
0
Tugba
Komik mi? Hiç sanmıyorum. O adamın nickine tıklayın ve mesaj arşivine bakın. 1 ay önce kendisinden asla bahsedilmedigi halde bir yerden peydah olup başlıgın altına gelerek ağzından köpükler saçarak bize sataşmıştı.

Şimdi bir de benim mesaj arşivime bakın. O şahıs'a 1 ay önce cevap vermişmiyim? Peki şimdi cevap vermişmiyim?

Tabi ki hayır. Peki bu vatandaş kendisine herhangi bir şey yazılmadıgı ve nicki dahi anılmadıgı halde neden çıkıp sürekli Tugba ile uğraşmaktadır?

Neden 3. sınıf varoş TV yayınlarındaki karakterleri Tugba'ya benzetip kaale alınmadıgını bildigi halde aklı sıra zorla sürtünüp bulaşmaktadır?

Kimdir bu sapık? Nereden çıkmıştır?

Kendisini tanımıyorum. Herhangi bir alakam da yok. ne reel den ne sanaldan hiç bir yerden tanımıyorum.

Peki neden ısrarla ortamı germeye çalısıyor o'nu da bilmiyorum. Bildigim tek şey ciddi anlamda kafadan hasta oldugudur.

Hasta olmasa kendi adı anılmaıdgı halde bir parazit gibi araya girip hışırtı yapmazdı.

1 ay önce daha yanıt verecekmiş de vermemişmiş.
Ben bu adama 1 ay önce o tartışma da yanıt verdim mi? Esas siz o'na bakın. Robertosmix hatırlar. Ben o adama cevap yazdım mı? Bu kişiyi tanımıyorum ve hiçbir alakam yok. Ama neden özellikle bu kadar kasıp polemik yaratmaya çalısıyor bilmiyorum.

İlgilenmiyorum...
0
linuxista
sapık ha :))) epey güldüm adınızı tuğba olarak bende anmamıştım... niye zıpladınız. destan yazmışsın bir de kaale almadım.. çantaya koymadım falan :))) bir ay önce de yazılara atıf yapıp saldırıyordun, cevap verilince sana kim ne dedi havalarında güneşleniyordun... :))) komiksin seni bu nedenle seviyorum... hayat sıkıcı ama üzülmüyorum sen varsın... klavyenizin hoyrat davranıp nasırlaştırdığı parmak uçlarınızdan saygıyla öpüyorum... izninizle.. haa unutmadan bir de ben kürdüm.. bu konuda da saldırılarınız olmayışı rehabilite edildiğinize emare midir? tümüyle meraktayım... hasret sevgi hörmet... efendim...
0
linuxista
müzisyen dostumun dediği gibi... karizmaya meyletmeyiz... ama karizma çizeriz... klavye tökezlemedikçe.. bilek yorulmadıkça... :)) bu "düzey"ine taktığın muhabbetimizin, hidayete ermekle kalmamış, evliya olmuş hallerine; teyzemizin ve "kadrolu avukatı" robertosmix amcamızın oluşturduğu polemik anaforlarına baktığında, naçizane katkılarımın ötesinde katkıların olduğunu görmekle kalmaz.... mevlanı da bulabilirsin leyladan geçmesen de... bu yazının sevgiyle yazıldığını belirtmek isterim... lakin... kaale almasanda olur :)))
0
linuxista
birayı fazla kaçırmışım ripper nickli muhtereme el cevap olacaktı üstteki yazı, burayı mekan seçti.. :)) hay sen bin yaşa... yahu yaşayacak olan neydi :))) puah puah
0
Tugba
Sen bir soytarısın. Mert ve dik bir adam değil, ezik bir adamsın. Çünkü senin derdini akşam senin mesaj arşivini incelediğimde anladım. Orada iğrenç derecede taciz boyutuna varan mesajlarının arasında mesela birisi şu:

"hiddetin ne hoş kadın!
linuxista @ Çarşamba, 4 Ekim 2006 (00:33 TSI) (#26110)
keyfim katlanarak artıyor.. belki iklim değişir akdeniz olur... şehre yeni bir film gelir... lakin hala keyfim yerinde... öpmüycem çek dudaklarını, sıranı bekle teyzeciğim...
not: kasılırken edindiğin pozlara bayılıyorum... bir kürdü bu kadar eğlendirmek seni üzüyor olsa gerek... lakin üzülme... aziz ülkemde adamı üze üze kadın ederler... bırak kendini ırmağın akışına...vursun seni o taştan bu taşa...:))))
Cevap Ver"

Kürt olduğundan bahsetmişsin. Bu mesajını bu akşam gördüm. Yani 1 ay önce yollamışsın ama o anda bir sürü adamla tartıştıgım için bu gözümden kaçmış. Şimdi anladım ben senin niyetini.

Anlaşılan sen benim forumlarda yazdıgım şu mesajımdan alınmışsın.

http://forum.fazlamesai.net/?a=forum_topic&tid=95

Burada kürtçe pardus'u onaylamadıgımı yazmıştım.

Senin niyetin bu. Ama dediğim gibi mert bir adam değilsin. Cesur da değilsin. Aksine etnik kökeninden kompleks duyan bir adamsın. Sonuçta ben orada kürtleri aşagılamadım. Sadece kullandıklaır dili eleştirdim.

Bunun dışında da bu sitede kürtler ile ilgili beyanatım yok.

İşte sen kürt olmandan duydugun kompleksle aşagılandıgını düşünüp, kendine bulaşılmadıgı halde benimle ugraşmayı seçmişsin.

Açık söylemeliyim ki sen tabansız bir korkaksın. Eğer sende yürek olsaydı, çıkıp bana o forumun altında neden öyle yaptıgımı sorardın.

Ama sen ne yaptın? Bir tabansız tavşana yakıştıgı gibi gelip tüm yazılarımın altında bana taciz boyutuna varan iletiler ile sataştın.

Aklın sıra oradan gıcık kaptın ya benimle ugraşabilecegini sandın. Eğer sende 1 gram onur haysiyet olsaydı o topic altından devam eder başka topicler altında aşagılık sataşmalarda bulunmazdın.

Bu vesileyle bu foruma ignore fonksiyonu eklenmesini öneriyorum. Ya da varsa birileri beni bilgilendirsin. İgnore etmem gereken ve mesajlarını almak istemedigim bazı şahsiyetler var.

Eğer varsa böyle bir olasılık söyleyin de bu gibi tipleri engelleyelim.

Yok eğer böyle bir imkan yoksa bu noktadan sonra ilgili kişinin iletilerini nickini gördügüm anda okumayacagım.
0
Tugba
O mesajı ilgili kişinin tek mesajı değildir tabi ki. Yani 1 ay önceki taciz mesajı. ondan önce de taciz mesajları olmuştur. Gördügüm halde yine cevap vermemişimdir. Buna rağmen kompleksinden o derece sapıtmış ki hala ortamı germeye kalkıyor.

Yol verin şu adama gitsin. Bugün bana yarın başkasına...
0
Tugba
Yazık. Gerçekten bu kaliteli ve seviyeli siteyi ne hale getiriyorlar. Chat odası buradan da berbat. Hep iyi niyeti suistimal ediyorlar. Yazık böyle adamlara.
0
linuxista
kimin zavallı olduğu, aşikar... bırakalım insanlar karar verir :))) ha... unutmadan ellerinizden hala saygıyla öpüyorum...:)))
0
ihsanunaldi
insanlar iyiyi ve kötüyü düşünürler.
işi yapmak işin ehlinin işidir.
o fonksiyonun kullanılacağını biliyoruz.
ama o fonksiyonu hazırlamak bizim işimiz değil
0
Challenger
Tamam bizim işimiz değil, ancak insanların Internet' e giriş özgürlüğünü kısıtlamak da bizim işimiz değil.
0
Tugba
Yazdığımız yorumda insanların internet'e giriş özgürlüğünü kısıtlayalım şeklinde bir şey söyledik mi? Biz Türkiye'de Internet kullanan kitlenin, Internet'e girdiğinde genel olarak ne gibi şeylerle ilgilendiğini yazmışız.

Türkiye'de internet kullanan kişilerin profili aynen söylediğimiz gibidir. Internet cafelerin yaygınlaşmasıyla ve ADSL'in yaygınlaşıp Dial-Up bağlantının yerini almasıyla, Internet'i bilgi paylaşımı amacıyla kullanan kişilerin sayısı artmamış, aksine azalmıştır.

Geniş bant internet bağlantısı ucuzlayarak alakasız kişilerin eline geçmiş, sokaklarda korsan cd satanlara 3-5 TL bırakmak istemeyenlerin günlerce bekleyerek korsan yazılım indirmesine hizmet etmiştir.

IRC odalarında 24 saat kalıp alakalı alakasız konularda saçma sapan yazı yazılmasına sebebiyet vermiştir.

Bununla da kalmamış, her Internet kullanıcısının bir forum scripti kurup forumculuk ve webmaster'lık oynamasına sebep olmuş, ağzı olanın konuştugu bu ülkede, forum ve fikir belirtme amaçlı kullanılan sitelerin, sahip oldukları lüzumsuz içerik ile ortalığı kirletmesi sağlanmıştır.

Tabi ki ADSL bunun sorumlusudur demek çok yanlış olur. Tamamen böyle değil ama Net'i bu mantıkta kullanan insanları bir nevi teşvik etmiştir. Peki ne yapalım ADSL'i yasaklayalım mı bu insanlar internet'i benim istemedigim gibi kullanıyorlar diye. Tabi ki hayır...

Benim demek istedigim şey Türkiye'de Internet'in kullanım amacı bellidir. Bir çok insan, Internet'i saçma sapan şeyler yüzünden kullanmaktadır.

Bu kadar saçma ve eğitimsiz, görgüsüz ve terbiye yoksunu (Eksi gibi sitelere bakın ne kadar çok salak yorum yapan var görürsünüz) kişilerin üzerine bir o kadar daha salak'ın eklenmesindense Internet kullanımının yaygınlaşmamasını kendi adıma tercih ederim.

Çünkü bu ülkede yaşayan insanların genel profili bellidir. O profilde insanların ellerine bir bilgi hazinesi versen dahi o bilgi hazinesinden istifade edemezler.

Türkiye'nin %100'ün de internet olsa, %30'u ancak o büyük ansiklopedi ve bilgi kaynagından yararlanırken geriye kalanları saçma sapan yazmaya ve salaklık etmeye devam edeceklerdir.

Bu topic altında bile amacı yazdıgımızı eleştirmek değil de bağcı dövmek olan adamlar var. Benim yazımı okumasınız dahi bir benim nickime bakın bir de bana cevap yazanlara bakın. Mesajları okumayın ne dediğim anlaşılır.
0
Tugba
Bu arada nickimi sitenizin kullandıgı SQL veri tabanından silin. Ben bu nicki bu sitede kullanmayacagım. Bu nicki değil hiçbir nicki.

O yüzden boşu boşuna burada kalmasın. Yarın bir gün bir güvenlik açığı olur ve birileri ismimizi kullnarak yazabilir.

Biz bu sitede sağa sola saldıran kompleksli özürlü tipleri eğitmek için gelmedik. Onların ailelerinden almadıgı saygı ve terbiyeyi Tugba verecek değildir.

Kendime bu işi görev edinmdigim için bu sitede yazmak istemiyorum.

Böylelikle benim yüzümden başka adamlarla da alay edilmemiş olur. (Bunlar yapılıyormuş)

Böyle ortada dolaşan ayak takımı ile muhatap olamam. Bunlara yazıp klavyemdeki tuşlara boşuna basamam.

0
linuxista
bazı adamlar alay ediyormuş... bazı adamlar tuğbayla alay etmiyormuş ama... hepsi olmadığına göre bazılarıda ediyormuş.... efendim biz öyle dememişiz söyle demek istemişiz aslında.. e o zaman öyle de.. diyemiyorsan 6 ay sabret okuma yazma öğren ondan sonra yazıver... bence silinmemeli... bu teyzemizin cümleleri liselerde, üniversitelerde... mantık, kurgu, derslerinde rezilliğin nişanesi olarak ödev olarak kullanılmalı.... şehrin lağım şebekesi kadar bereketli dilinden hakaret üstüne hakeret etmeside psikiyatri eğitimi alanlara iyi bir tez konusu olabilir saldırırken erkek... savunurken kadın rollerini kullanmak... safiyane teyzem... bir sen akıllısındır herkez salaktır... uğraşma zavallılarla hayatının kuytularına dön... orada nemlenmiş acılarının saçlarını okşa ağla... şarap iç örneğin...aynalara kızma onlar yalnızca aksettirir...:)) özlememe fırsat vereceğinizi sanmıyorum ama belki ilk kez yanıltır ve giderseniz... ömrümce sizi sevgi saygı ile anıp; rahle-i tedrisatınızdan geçmiş olmanın beni ne kadar eğitimli, anti-kıro ve mesut ettiğini unutmayacağımı bilmenizi isterim.... siz ulusal bir değersiniz... arz ederim... efendim..:))))
0
sefalet
Bas git allah aşkına, kabak tadı verdin.
0
sefalet
kendinizi ne güzel tarif etmişsiniz.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Daha Az Gelirle Daha Pahalıya Haberleşiyoruz

FZ

Türkiye İstatistik Kurumu'nun Eurostat ve OECD işbirliği ile yaptığı Satınalma Gücü Paritesi çalışmasına göre Türkiye Avrupalı'nın üçte biri kadar kazanıyor. Ama başta haberleşme olmak üzere mal ve hizmetleri zengin ülkelerden daha pahalıya alıyor.

Türkiye Otalama endeksin 100 olarak kabul edilidiği araştırmada 31 Endeks puanı ile Gayri Safi Kişi Başına Hasıla'da Avrupa'nın en fakir ülkesi. Buna rağmen haberleşme giderlerinde 101 endeks puanı ile AB ortalamasının üzerinde fiyatla hizmet alıyor.

Kaynak: http://www.tubiderbd.com

BSA´yı da vururlar :)

redial

BSAnın sitesine girişte açılan bir pop-up aşağıdaki uyarıyı yapıyor :)

Politikacı-ölçer: Politikacılar Aldıkları Parayı Ne Kadar Hak Ediyorlar?

FZ

Güzel ve faydalı bir veri görselleştirme örneği ile karşılaştım dün.

Aşağıdaki grafik çeşitli ülkelerin parlamenterlerinin performanslarını ölçüyor. Grafiği oluşturmak için GSMH ile İyi Yönetişim İndeksi kullanılmış (demokrasi indeksi, BM insani gelişim ve yolsuzluk indeksinin bir karışımı). Kısaca bir ülke merkezdeki sarı artı sembolünden ne kadar uzaksa o ülkenin parlamenterleri o kadar çok para kazanıyor ve ülkenin çizgisinin saatin tersi yönünde yaptığı açı ne kadar büyükse o ülkedeki yönetim o kadar kötü.

Politikacılar Kaç Para Alıyor ve Ne Kadar İyi Yönetiyor?

Vapurlarımızı Vermiyoruz!

FZ

İstanbul, sürekli inşaat halinde olan, sürekli bir yerleri yıkılıp yeniden yapılan şehir. Forever Under Construction. Bir türlü tarihine, geleneksel değerlerine sahip çıkamayan, hazine değerindeki kalıntılarını süsleyip, koruyup dünyaya tanıtmak dururken onların üzerine beton döküp otopark kuran, butik açan açgözlü insanların şehri...

Şimdi de sıra vapurlara gelmiş görünüyor. İstanbul dediğimizde akla gelen silüetin, manzaranın temel öğelerinden, güzelliklerinden biri iptal edilmeye çalışılıyor. Tabii bunu kabullenemeyen İstanbullular da buna direniyor ve Vapurumu Vermiyorum diyor. Siteyi ziyaret edip söz konusu protestoya imzanızla ve mesajınızla katılmanız mümkün.

MEB : Squid ile Internet hızınızı katlayın (!)

anonim

MEB Meslek liseleri müfredatında ciddi değişiklikler yaptı. Yeni müfredatta açık kaynak yazılımlarında bulunduğunu bu adreste açıkca görebiliyoruz.

Fakat o kadar vahimdir ki, sözde özgür yazılımı müfredatı kapsamına alan MEB işletim sistemleri kurulumu dökümanında sadece 1 sayfa özgür yazılımdan bahsediyor.

Durum bundan da vahim. Dökümanda aynen şu satırlar geçiyor: